Söyleyeceklerim kesinlikle çok kişisel. Ama çevremde pek çok akademisyen var ve bir bakıma bana karşı çıkmayacaklarını sandığım bazı düşüncelerimi (kimisi düşünce değil bilgi olaracak) paylaşabilirim.
Kişisel bir bilgiyle başlayayım. Ben matematik okumak için tıp'tan ayrıldım, yani matematik bölümünü isteyerek seçtiğimi varsayabilirsin.
Türkiyede akademide iş bulmaya çalışacaksan... Boğaziçi, ODTÜ, Bilkent, Koç, Bilgi ve benzeri okullardan mezun olmazsan bu okullarda iş bulamazsın. Peki bu okullar kaç yılda bir eleman alıyor biliyor musun? Çok az. Şöyle bir sorun da olacak. Eğer ODTÜ'den mezunsan büyük olasılıkla ODTÜ'de iş bulamayacaksın ama Gazi'de de bulamayacaksın. Orada da kendi mezunları çalışıyor olacak çünkü. Çok ufak bir pasta var ve o pasta, kardeşler arasında paylaşılır gibi paylaşılmıyor. Aslanlar antilobu nasıl paylaşıyorsa öyle paylaşılıyor.
Akademisyenlerin çok ahlaklı insanlar olduğunu düşünüyorsan, bu düşüncenden hemen vazgeç. Herkes nasılsa, bizler de öyleyiz. Pozitivizmin bir sonucu olarak bilginin insanı iyi yaptığı düşüncesi dünyamıza hakim ve bu nedenle insanlarda akademisyenlerin düzgün insan olacakları düşüncesi oluşuyor. Tekrarlıyorum! Dürüstlük, alçakgönüllülük, iyi niyet vb gibi hoş özelliklerin akademide rastlanma sıklığı, mecliste ya da futbol stadyumunda rastlanma sıklığından fazla değil. Bunu bilerek akademide hayat kurmaya çalışmak gerek.
İşin bir de felsefi kısmı var. Matematik ve diğer bilimler gerçekten insanlığın anlığının gelişmesi için vazgeçilmez uğraşlar. Ama eskisi gibi değil artık dünya. İnsanlar ya makale baskısı nedeniyle uyduruk işler yapıyorlar ya da aşırı soyut, bilimsel bir ihtiyaçtan değil, soyutluğu ululaştırma nedeniyle sorulan soruları yanıtlamaya çalışıyor(Ben bu gruba giriyorum, yani vasat ve soyut işler yapanlar ama soyut diye yaptıklarının önemli olduğunu sanan gruba.). Elbette bunların dışında kalan çok iyi matematikçiler de var ve bilimin doğal olarak önlerine getirdiği soruları çözüyorlar. Ama işin geneli, diğerlerinden oluşuyor. Peki sen hayatını böyle geçirmek istiyor musun? Evet, vay be dedirten zekice işler yapmak insanın egosunu okşuyor ama ego da fizyolojik tetenos geçiriyor bir yerden sonra.
not: parantez içini yanlış yere koymuşum ilk önce, ben de bu çok iyi matematikçilerin arasına giriyorum gibi olmuş o haliyle, aman diyim, umarım kimse o halini okumamıştır.