Sayın Ece Çelik hanımefendi.
Yukardaki yorumlarımı yazarken her zaman olduğu gibi düşünerek yazmama rağmen siz; bütün bunları yazarken yeterince düşünüp düşünmediğim hususunu, yeterince düşünüp(!) sonunda benim biraz olsun düşünmediğime karar vererek, bana biraz olsun düşünmeyi öğütlüyorsunuz. Bunu yazarken sizin ne kadar düşündünüzü bilmiyorum. Ama,rahatsız edici olmasına rağmen yine de bana biraz düşünmemi tavsiye etmenizden dolayı çok teşekkür ederim.
Sizinle aynı fikirde olmayan, sizin gibi düşünmeyen, herkese biraz düşünmeyi tavsiye etmek pek uygun bir yol gibi görünmemektedir. Matematik ve bilim tarihi birbiri gibi düşünmeyen yığınla insanla doludur. Belkide bu sebeple matematik bugünkü durumunda.
Benimde size;
-Eğer nokta boyutsuz ise,(ki öyle kabul ediliyor) gerçekten öyle olup olmadığını, eğer nokta boyutsuz ise noktada süreksizliğin nasıl mümkün olabildiğini, Boyutsuzluğun süreksizliğe nasıl sebep olduğunu, bunun ne kadar doğru olduğunu,
-Eğer çizgisel bir eğrinin alanı sıfır ise( acaba gerçekten öyle mi?) karesel bir alanın cizgisel alanlardan nasıl oluştuğunu,belirli integralin hesaplanma yöntemlerinden bölüntü ve dikdörtgenler yolu ile bulunmasının ne anlama geldiğini,
- Yarıçapı $|AB|$ olan $A$ merkezli çemberi çizelim. Sonra $B$ noktasından başlayarak her seferinde yarıçapın $B$ noktası tarafından bir nokta atıp yeniden bir çember çizelim ve bu çember çizimine sonsuz kez devam edelim.Sonuçta ne elde edebileceğimizi,
Öğrenilmiş ve sorgulanmamış bilgilerden kurtulmuş olara biraz olsun düşünmenizi öneriyorum